Varis ameliyatı öncesinde varisi genel ve kapsamlı olarak ele almak gerekir. Vücuda atar damarlar aracılığı ile yayılan kan, toplardamar ile kalbe geri dönüş yapar. Bu geri dönüşte bir pompa işlemi gören sistem olmadığından direnç ile kapakçıkların iyi çalışmadığı durumda damarlar genişler. Bu da reflüye sebep olabilir. Basınç en fazla diz altında olduğu için burada varislere sıklıkla rastlarız. Varis bir toplardamar hastalığı olarak bilinir. Damarların genişlemesi ile görünür hale gelmesi varis olarak adlandırılır. Varisin genetik faktörlerle ilgisi önemli olup egzersiz mutlaka yapılmalıdır. Günümüzde her kişinin sahip olduğu varise göre çeşitli tedaviler geliştirilmektedir. Varis problemi olan bireyler genelde sıcak yerine ılık duş hatta soğuk bacak duşu yapmalıdır. Bu bacakların rahatlamasına ve kan dolaşımının düzenine olumlu yansıyacaktır.
İnsanlarda yaşın ilerlemesi ile vücuttaki damarların yapısı da sertleşir ve kalınlaşır. Sertleşme ile kapacıklar yeterli performans gerçekleştiremez ve varis denilen problem gün yüzüne çıkar. Kadınlarda vücut kimyası bozulmalara daha meyilli olduğundan daha sıklıkla görülür. Kendiliğinden geçen bir problem olmayıp varis ameliyatı gerektiren durumlar ile yaşınız ilerledikçe de hızla artış göstermektedir. Kadınlar için yalnızca kozmetik bir sorun değil üzerinde itina ile durulması gerekli önemli bir konudur. Varise yol açan faktörler ise şöyle sıralanabilir:
⦁ Sıcak bir bölgede hareketsiz yaşam sürmek
⦁ Uzun süreli ayakta kalmak
⦁ Kontrolsüz kilo alımları
⦁ Genetik olarak anne ve babadan kaynaklanma
⦁ Sandalyede uzun süreli oturma ( görülme oranını % 75 arttırır)
⦁ Hamilelik döneminde hareketsiz kalmak
⦁ Uzun süreli topuklu ayakkabı giyimi
⦁ Pantolon tercihi (aşırı dar olmamalı)
⦁ Kronik hormon hastalıkları, sigara benzeri sebepler de varis olma olasılığını arttırmaktadır.
Varisin etkileyici faktörleri olduğu gibi birde varis olduğunu anlayacağımız bazı belirtiler gösterir. Bu belirtiler şöyledir:
⦁ Bacaklarda görülen birtakım morluk ve şişlikler,
⦁ Ağrı,
⦁ Kramplar
⦁ Kaşınma hissi,
⦁ Bacaklarda güç kaybı ve uyuşma, benzeri belirtiler varsa mutlaka doktora başvurmanız gerekmektedir. Eğer varis çok ilerlemiş ise bilgisayarlı tomografi ve MR ile tanı koyulmaktadır. Takip ve tedavi edilme süreci önemlidir.
Belirtileri varisle benzerlik gösteren bazı hastalıklar da vardır bunlar; şeker hastalığı, kalp ve böbrek yetmezliği, prostat büyümesi, enfeksiyon gibidir. Varisler, kılcal damar varisleri, retiküler varisler, büyük toplardamar varisleri olarak 3 kola ayrılır:
Vücudumuzda pek çok kılcal damar vardır. Çapı küçük olan bu damarların çatlaması ile kılcal damar varisleri oluşmaktadır. Görünüşü tıpkı örümcek ağı gibidir. 1mm ve daha küçük boyutlarda olur. Hormon tedavisi ve hamilelik durumlarında fazlaca görülmektedir. Varis ameliyatı genellikle bu varis tipinde önerilmez çünkü kozmetik olarak veya lazer ile tedavi yöntemleri mevcuttur. Tedavi edilmediği taktirde herhangi bir ciddi problem söz konusu olmayıp tekrarlanması da olağandır. lazer ve kozmetik tedaviler; dinlenme, varis çorabı, kilo kontrolü ve egzersiz ile desteklenmelidir.
Dizin arka kısmı ve ayak bileklerinde sıklıkla görülen bu varis tipine retiküler varisler denir. Deride kabarık duran mavi bir renge sahiptir. 3mm boyutlarında görülmektedir. orta büyüklükte bir varistir.
Büyük toplardamar varisleri gözle görünür bir düzeyde yaklaşık 3mm üstünde olan varis tipidir. Derinin altında gerçekleşen bu varis damarla aynı rengi taşır herhangi bir şekilde rengini değiştirmez. Bacakların yukarı hareketi ile aniden görünmez olur fakat çapı oldukça büyük bir varis çeşididir.
Varis teşhisi yani tanısı öncelikle muayene gerçekleştirilerek saptanır. Hangi evrede olduğu veya hangi yöntemle tedavi edileceği araştırılır. Öncelikle doppler incelemeler gerçekleşir. Bu ultrason çeşidinde herhangi bir ağrı yan etki söz konusu olmayıp ilaçsız olarak uygulanır. Yapılan doppler incelemeler ile damarların ne tür çapa sahip olduğu, dolaşımda bulunun kanın hareketleri, damarın içinde olan kapakcıkların fonksiyonu gibi konularda kapsamlı bir bilgiye ulaşılır. Varis hastalığının belki de varis ameliyatı öncesi en önemli aşaması hangi evrede olduğudur. Varis hastalığının damarın bozukluğuna göre evreleri şöyledir:
⦁ Teşhisi konulan herhangi bir hastalık olmadığı (C0)
⦁ Retiküler kılcal damar olması (C1)
⦁ Büyük toplardamar varisi olması (C2)
⦁ Ayaklarda ve bilekte ödem oluşumu (C3)
⦁ Ayakta renk farklılığı ve egzama oluşumu (C4a)
⦁ Cilt değişiklikleri (C4b)
⦁ İyileşme sağlanmış yaralar (C5)
⦁ Ülser oluşumu (C6)
Varis hastalığı tedavisi ve tanısı oldukça önemli olmakla birlikte varis ameliyatı da her ameliyat gibi bazı riskleri ve aşamaları barındırır. İlerleyen teknoloji ile korkulan tedavi süreçleri alternatif birçok yöntemle çeşitlenmiştir. Varis hastalığında lazer ve radyo frekans şeklinde iyileşme süreçleri ve yanıtı hızlı olan yöntemler geliştirilmiş olsa da her tanı ve tedavi kişiye özel olarak uzman doktor tarafından en uygun şekilde süreçte belirlenir. Varis ameliyatı da diğer tüm ameliyatlar gibi genel anestezi ile yapılabilir. Bazı yan etkiler her operasyonda olduğu gibi ; morluk, kanama, kaşınma ve alerjik reaksiyonlar görülebilir.
Varis ameliyatı tedavi sürecinde endişe ettiren bir husus da ameliyatın zorluk derecesinin hastalar tarafından merak edilmesi ve bu endişe içindeki merak ile süreçlerin yarım bırakılmasıdır. Her hastalıkta olabileceği gibi bunda da belli riskler ve bir o kadar da çeşitli ameliyatlar mevcuttur. Günümüzde ameliyatların yerine ilerleyen teknoloji ile başka yöntemler tercih edilmektedir. Ameliyat yöntemlerinden biri olan stripping venektomi yöntemi; en sık kullanılan yöntemlerden biridir. 1 saat civarında , belden aşağısı veya isteğe bağlı olarak genel anestezi seçenekleri ile gerçekleştirilen bir ameliyattır. Bir diğer yöntem pake eksizyonu yöntemidir. Bu yöntemde varisler üzerinde açılan kesikler ile lokal anestezi uygulanarak varis ameliyatı gerçekleştirilir. Kullanılan bu yöntemin diğer yönteme göre kozmetik açıdan daha fazla işe yaradığı gözlenmiştir.
Skleroterapi desteği ile iyi sonuçlar alınabilir. Skleroterapi yöntemi toplardamara iğneler ile köpük enjekte edilerek yapılır. Yıllardır kullanılan bu yöntem her hastada gerekli tatmini sağlamayabilir. Genellikle hastaların %69 u civarında bu yöntem memnun edici düzeydedir. Hasta birkaç saat içinde taburcu edilebilir. Süreç takibi artık varis çorapları ve seans desteği gibi süreçler ile sonuca kavuşturulur. Modern bir varis hastalığı ameliyatı yöntemi olan EVTA yöntemi ile iç kısma yerleştirilen kateter desteğiyle lazerle damarlar yakılır. Vücut yaklaşık olarak bu yöntemde yakılan damarı 8 ile 9 ay arasında yok ederek kendini yenileme işlemi yapar.
Varis aslında kozmetik olarak bir sorun iken tedavi edilmediği sürece damar hastalığına dönüşebilir. Aynı zamanda varis ameliyatı olursam görünüşüm bozulur mu? damarlarım zarar görür mü? ne olacak ki bana bir zararı yok düşünceleri en çok bizi yanlışa sürükleyen düşüncelerdir. Varislerin tedavi edilmediği taktirde uzun süre geçmeyen yaralar oluşabileceği gibi daha ciddi olarak akciğerlere pıhtı atma gibi son derece hayati önem taşıyan problemlere de yol açabilir. Elbette varislerin nüksetme olasılığı vardır yaklaşık 6 yıla kadar % 45 civarında nüksettiği görülmüştür. Ameliyatı EVTA gibi modern yöntemlerle gerçekleştirilmesi halinde ise hastalığın tekrarlanma oranı %10 civarında seyretmektedir.
Varis ameliyatı için öncelikle varis tanısı koyularak gerekli süreç başlatılmış olur. Varis ameliyatı öncesinde müdahale yapılacak bölgenin temizliği yapılmalı işleme hazır hale gelmelidir. Hasta doktorun tavsiye ve öneri ile aç karnına gelmelidir. Ameliyatın gerçekleşmesi için gerekli işlemler yapılarak cilt üzerindeki varisli bölgede çizimler yapılarak hastanın ameliyat öncesinde kendi damar yapısına göre gerekli işlemler uygulanır ve hasta ameliyata hazır hale gelir.
Ameliyat sonrasında ise hastanın anestezi etkisi geçtikten sonra rutin bir düzen içinde yürüme gerçekleştirmesi sağlanır. Ameliyat sonrası ağrı durumu her insanın bünyesine göre değişiklik gösterir aynı zamanda gerekli ilaç tedavileri boyutuna göre uygulanır. Varis çorabı desteği ile hastanın iyileşme süreci takip edilir.
Varisten korunmak için günlük hayatınızdaki alışkanlıkları gözden geçirmeniz gerekir. Öncelikle beslenme alışkanlıklarınızı düzenlemeli sağlıklı bir hayat için tükettiğiniz gıdalara dikkat etmelisiniz. Kabız olmaktan kaçınarak damarlar üzerindeki baskıyı hafifleterek varis riskini daha aza indirgemiş olursunuz. Lifli yiyeceklerden tüketmek gerekir. Örneğin; kiraz, karpuz gibi meyveler tükenmek faydalı olacaktır. Soğan, sarımsak tüketimi varis tedavisi ve öncesinde aynı zamanda varis ameliyatı sonrasında da önerilmektedir. Fazla sigara ve alkol tüketilmesi varise yol açan bir diğer etkenlerden olup birçok hastalıktan korunmak için mümkün olduğunda bırakılması önerilmektedir.
Hareketsiz bir yaşam vücuttaki damarların sıkışmasına etki ettiğinden hayatınızın içine hareket etmeyi düzenli olarak yerleştirmeniz özellikle düzenli egzersiz yapmanız veya günlük belli aralıklar ile yürümeniz tavsiye edilir. Yeme içme, hayat tarzı derken giydiğimiz kıyafetler yaptığımız hareketlerde korunmak için etken olacaktır. Öncelikle sık sık ayaklarınızı bacak üstüne atmayın bu olay bacak arkasındaki damarların dolaşımını yavaşlattığından varis oluşumuna neden olur. Dar kıyafetler, korseler gibi topuklu ayakkabıları da uzun süre kullanmaktan kaçınmalısınız. Masa başı bir işiniz varsa ara ara molalar vererek bulunduğunuz pozisyonu değiştirin. Sıcak ortamlar zararlıdır ki özellikle varis ameliyatı olacak hastalara yaz mevsimi olmamaları ve kaplıca gibi sıcak yerlerden uzak durmaları tavsiye edilir.
Çeşitli hastalıkların ameliyatı gibi varis ameliyatı da %100 başarı sağlamayabilir. Her hastalıkta yaşanılan şartlar ve izlenilen tedaviler yöntemler ile belli riskler ve hatalar ile kesin çözüme kavuşamamasına yol açabilir. Değişen teknolojik yaşamlar ve geliştirilen tedavi yöntemleri ile kesin çözüme kavuşturulabilir. Kılcal damarların aynı anda işlem görmesi ile ameliyatsız yöntemlerde nihai sonuca varılabilmektedir. Varis ameliyatı herkes olabilir tanı koyulduğu yöntem belirlendiği taktirde geçerli, yalnızca hamile olan kadınlar doğum sonrası ameliyat olabilmektedir. Kadınlarda sıklıkla görülen bir hastalık olan varis, öncelikle acaba ameliyat sonrası izi kalır mı düşüncesi kadınları tedirgin etmektedir. Dikiş atılması gereken ameliyatlarda iz kalma ihtimali yapan uzman doktorun yöntemine göre değişir. Varis ameliyatı fiyatları yapan doktor hastane veya yöntemin farklılığına göre değişkenlik göstermektedir.
Varis ameliyatı sonrasında uyuşma ve his kaybı gibi etkiler normal karşılanır. Vücut yapılan ameliyat işlemine adapte olmaya çalışır. Kabız olmamak için dikkat edilmeli aynı zamanda yürüyüşlere de ameliyat sonrası özen gösterilmelidir. Uzman doktorunuz belirlediği kontrol zamanında kontrole gelmeli tavsiyelere dikkat etmelisiniz. Varislerinizle bir yaşam sürmek onlara alışmak yerine tedavi olmayı tercih etmelisiniz. Şahsınıza özel yapılan tedavi stratejisi ile hem varislerinizden kurtulabilir hem de özellikle kadınlar için mühim gözüken estetik bir görünüm elde edebilirsiniz. Aynı zamanda da bu hastalığın doğurabileceği ciddi problemlerden kaçınmış olursunuz.